Sendikalı oldukları için çalışanlarını işten atan, bunun üzerine direnişe geçen işçilerin önüne dışkı döktüren Sütaş’ın yüzsüzlükleri devam ediyor. Daha önce sendikaya başvuranların belirlenmesi için işçilerin e-devlet şifrelerini şirkete vermeye zorlanması ile başlayan ve 13 Nisan’da Aksaray ile Bursa Karacabey ilçesindeki fabrikalarda sendika üyesi olduğu tespit edilen 26 işçinin çıkarılması üzerine oturma eylemleri ile başlayan Sütaş direnişi, işçilerin temsilcisi konumundaki sendikalara yapılan baskınla yeni bir boyut kazandı.
İşçilere destek olmak için Sütaş ürünlerinin boykot edilmesi çağrısında bulunan Tek Gıda-İş sendikasının İzmir’deki yedi nolu şubesi ve İstanbul’daki Avrupa yakası şubesi, Sütaş’ın şikayeti ile birlikte polis baskınına uğradı.
Tek Gıda-İş sendikası avukatı İbrahim Bahçıvancılar’a göre Sütaş, boykot kampanyası için “Haksız rekabete giriyorlar” gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu aktardı. Şubelere yapılan baskın sırasında Sütaş boykotuna ilişkin malzemeler toplanırken, şubelerin başkanlarının Fikir Suçları masası tarafından ifadeleri alındı. Bahçıvancılar, boykotla ilgili maddenin Türk Ceza Kanunu’nda değil, Ticarek Kanunu’nda bulunduğunu ve sendikanın boykot çalışmasının söz konusu kanuna aykırılığının olmadığını belirtti.
Tek Gıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel ise boykot kampanyasının Sütaş’ın satışlarını etkileyecek boyuta geldiğini ve boykot kampanyasının büyük destek aldığını belirterek “Sütaş patronu ya bu atılan işçileri geri alacak ya da batacak” diyerek Sütaş patronunu bir kez daha uyardı.
Konu ile dikkat çekilmesi gereken başka bir durum ise söz konusu eylemin hükümet güdülemesi ile yapıldığı iddiasıydı. Görüldüğü gibi, parababaları ile son derece iyi anlaşan hükümet, boykotu kırmak için polislerini göndermek konusunda gecikmedi. Söz konusu direnişin hükümetin güdümünde olup olmadığını da bu noktada netçe anlayabiliriz. Her ne kadar eylemlere destek olan hükümet yanlısı kişiler olsa da, bu kişilerin TÜSİAD ile olan çelişkilerinden ve aldıkları kulaktan dolma bilgilerle eylemlere katıldıklarını daha netçe anlayabiliriz bu olayla birlikte.