Lozan Antlaşması’nın 12’nci maddesine göre; “İmroz (Gökçeada), Bozcaada ve Tavşan Adaları ile birlikte Asya kıyısından üç milden az uzaklıkta bulunan Adalar, Türkiye’nin egemenliğine” bırakılmıştır. Bu maddeye göre Türkiye; Asya kıyısına 3 milden daha yakın olan bölgede adı açıkça bildirilmeyen; 153 toprak parçasından oluşan ada ve adacıklara sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti’ne ait, İzmir, Aydın ve Muğla illerinin sınırları içinde, Ege Denizi’ndeki 18 ada ve bir kayalık, 2004’den bu yana Yunanistan tarafından işgal altındadır. İşgal ile ilgili çeşitli haberlerin basında yayınlanmasına rağmen, mülki amirler, siyasi ve askeri yetkililer tarafından bu işgal sessizlikle geçiştirilmektedir.
İşgale karşılık olarak az sayıda asker, hukukçu ve Halkın Kurtuluş Partisi’nin çabası dışında bir tepki verilmedi. Türkiye’nin içinde bulunduğu Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında sınırlarının değiştirilmeye çalışıldığı bir süreçte gerçekleşen bu işgal, “Ege Denizi Balıklarınındır” diyerek “sol”ak edebiyatı yapan Yunanistan’daki iktidar partisi SYRIZA‘nın nasıl parababası kuklası olduğunu da teşhir etmekte.
Tüm kısıtlı imkanlara rağmen, işgale karşı bilinçlendirme çalışmaları devam etmekte. Bu doğrultuda, İzmir Enternasyonal Fuarı Gençlik Tiyatrosu’nda 23 Eylül Cumartesi günü işgal altındaki Ege Adaları üzerine panel düzenlendi. Etkinlik öncesinde paneli düzenleyen Halkın Kurtuluş Partisi tarafından birçok yerde afiş asılarak, masa açılarak ve pankartla duyuru gerçekleşti. Panelde Milli Savuma Bakanlığı Eski Genel Sekreteri Emekli Kurmay Albay Ümit Yalım, YARSAV Kurucu Başkanı Av. Ömer Faruk Eminağaoğlu ve HKP Genel Sekreter Yardımcısı, İzmir İl Başkanı Av. Tacettin Çolak konuşmacı olarak katıldılar.
Panelde Yunanistan’ın işgali nasıl gerçekleştirdiği ve işgal sürecinde yaşanan olaylar belgeleri ile anlatıldı. Panelde gerçekleşen konuşmalar özetçe şu şekilde:
“Panelde ilk sözü Ümit Yalım alarak Ege Adaları’nın Türkiye’ye ait topraklar olduğunu ve 2004’ten beri Yunanistan işgali altında bulunduğunu detaylı bir şekilde hazırladığı sunumdan aktardığı belgelerle anlattı. Türkiye’de yaptığı araştırmalarla Ege Adaları sorununa ilk dikkat çeken isim olan Ümit Yalım, Adaların Türkiye’ye ait olduğunu gösteren Lozan, Uşi ve daha birçok antlaşmayla Ege Adaları’ndaki Yunanistan işgalini gösteren fotoğrafların da aralarında bulunduğu birçok belgeyi dinleyicilerle paylaşarak işgale göz yuman AKP iktidarının vatana ihanet ve terör suçlarını işlediğini vurguladı.
Ardından Av. Ömer Faruk Eminağaoğlu söz aldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhuriyet tarihinde ilk kez toprak kaybını AKP döneminde yaşadığını belirten Eminağaoğlu sınırlarına sahip çıkamayan, kendi yönettiği ülkenin topraklarına pasaportla giren AKP’giller’e tepki gösterdi. AKP iktidarının adalarla ilgili mecliste verilen onlarca soru önergesinin neredeyse hiç birine cevap vermediğini belirten Eminağaoğlu verilen cevaplardan bir örnek vererek Aydın’da bulunan ve Yunanistan işgali altında bulunan adalardan biri olan Marathi adası hakkındaki soru önergesine “bizim öyle bir adamız yok” şeklinde cevap verildiğini söyledi.
Panelde son olarak sözü Av. Tacettin Çolak aldı. Çolak AKP’giller’in Ege Adaları’nın işgal edilmesine sessiz kalmalarının, kendi onursuzluklarının yanında bu ülkenin yönetim kademelerini işgal etmelerinden ötürü bir ulusun onurunu ayaklar altına almak anlamına geldiğini belirtti. Bunun, AKP’gillier’in temsil ettiği Tefeci-Bezirganlığın sınıfsal karakterinden kaynaklandığını, bu nedenle AKP’giller’in ulusal onur duygusu taşımadıklarını, Ortaçağ’ın, ümmetçiliğini özlemi içinde olduklarını söyleyen Çolak Yunanistan’ın Ege’de adeta “köpeksiz köyde değneksiz” geziyor olmasının AB-D Emperyalistlerinin kışkırtmaları sonucu olduğunu vurguladı. Sorunun Yunanistan halkıyla değil, işgalci Yunanistan Hükümetiyle olduğunu belirten Çolak Ege Adaları’nın peşini bırakmayacaklarını, bu işgale göz yumarak vatana ihanet edelerin er geç yargılanacağını söyledi.” [1]