Çernobil Faciası’nın Kalbinde Bir Şeyler Hayatta Kaldı!

PDF İzle & KaydetYazdır

64_499864chernobylmodeljpgKeşif oldukça eski tarihli, ancak ülkemizdeki medyada beklenen etkiyi yaratmadı (tabii ki). Bu sebeple 2007’de yapılan bu baş döndürücü keşfi sizlerle şimdi paylaşmak istiyoruz.

Albert Einstein Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar, belli tip mantarlarda, normalde yaptıkları gibi maddeyi parçalamak haricinde çok ilginç bir yetenek keşfetti: radyoaktiviteyi kullanarak enerji üretmek ve gelişmek!
PLoS One dergisinde yayınlanan makale, 2002 senesinde insanların halen giremediği Çernobil Nükleer Reaktörü’ne gönderen robotun çektiği ve reaktörün tam kalbinde birikmeye başlayan siyah, melanince zengin küf mantarı görüntülerinden ilham aldı. Araştırmacılardan Arturo Casadevall şunları söylüyor:
“Bunu çok ilginç buldum ve meslektaşlarımla konuyu tartışmaya başladık. Düşüncemiz, bu mantarın reaktördeki radyasyonu enerji kaynağı olarak kullandığı yönündeydi.”
Casadevall ve arkadaşları iki farklı mantar kullanarak çeşitli testler yürüttüler. Bunlardan biri yapay yollarla melanin üretimi sağlanan Crytococcus neoformans mantarı, ikincisi ise melanini doğal olarak barındıran Wangiella dermatitidis mantarıydı. Bu ikiliyi normalden 500 kat fazla radyasyona maruz bırakarak değişimleri incelediler.
Sonuçlar çok netti: iki mantar da, 500 kat şiddetli radyasyon etkisi altında, normal düzeye göre çok daha hızlı büyüyordu. Araştırmacılardan Ekaterina Dadachova şunları söylüyor:
“Tıpkı klorofil pigmentinin güneş ışığını kimyasal enerjiye dönüştürerek bitkilerin büyümesini ve yaşamasını sağlaması gibi, araştırmamız da melanin pigmentinin, elektromanyetik spektrumun farklı bir bölgesinde olan iyonize radyasyonu enerjiye çevirdiğini düşündürüyor. Bu sayede mantar, bu enerjiyi kullanabiliyor.”
 
Bu konuyu daha derinlemesine masaya yatıran araştırmacılar, radyasyona maruz kalan melaninin elektron spin rezonans sinyallerini ölçtüler ve gerçekten de, radyasyonun melaninin elektron düzenini değiştirdiğini gösterdiler. Düşündüklerine göre bu, radyasyonun yakalanıp farklı bir enerjiye ve besine dönüştürüldüğüne dair ilk örnek. Bugüne kadar melaninin mantarlardaki görevi bir gizem olarak kalmıştı. İlginç bir şekilde, mantarlardaki melanin, cildimizde bulunan ve bize renk veren melaninden hiç farklı değil. Bu gerçek, Casadavell’in cilt hücrelerimizin melanin sayesinde radyasyondan enerji üretip üretemediğini düşünmesine neden oluyor.
Radyasyon yiyici mantarlar, gelecekteki uzay görevlerinin de başrolünü oynayabilir. Dadachova şöyle izah ediyor:
“İyonize radyasyon uzayda bol miktarda bulunduğundan astronotlar uzun dönem uzay görevleri için mantarla beslenebilirler. Bu, aynı zamanda, diğer gezegenlerin kolonize edilmesinde de kullanılabilir.”
Kaynak: Sciencea Gogo (Türkçe’ye çeviri: Evrim Ağacı)
,

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir