Bursa’da ücretlerinin artırılmasını ve toplu sözleşmenin yenilenmesini isteyen Oyak Renault işçileri üretimi durdurdu.
Dün gece (15 Mayıs 2015) 00.00-08.00 vardiyasında görevli yaklaşık binbeşyüz işçi, tesise girmeyerek girişte toplandı. 16.00-24.00 vardiyasında çalışan işçiler de mesailerinin dolmasına rağmen fabrikadan çıkmadılar. İşçiler çıkmadığı için mesaiye başlayacak olan sabah 08.00 vardiyası da çalışmaya başlayamadı ve fabrika önünde toplandı. Konfederasyon olmadan, kitlesel bir program olmadan, tamamen işçilerin insiyatifi ve programıyla düzenlenen bu eylem, ülkemiz tarihinde şimdiden yer edindi.
Bu direnişin incelenmesi gereken birkaç noktası var. Bu sadece patronlara karşı yapılan bir eylem değil, aynı zamanda işveren temsilcisi MESS ve Türk Metal-İş Sendikasına karşı olan bir duruş.
MESS dün yaptığı açıklamada, imzalanan grup sözleşmelerinde ilave hak verilmesinin yasal olarak mümkün olmadığını bildirdi. MESS açıklamasında “Bu nedenle farklı bir beklenti içinde olunmaması, provokasyonlara kapılarak işyerlerindeki çalışma düzeninin bozulmasına neden olacak yasadışı davranışlardan kaçınılması gerekmektedir” dedi. İşçilerin düşmanı olan bu oluşum, kullandıkları cümlelerinde haykırıyorlar adeta üstlendikleri misyonu.
İşin diğer boyutu olan Türk Metal ise sessizliğini koruyor. Son haftalarda Türk Metal’den istifa eden çok sayıda işçi oldu. Bu istifaların yarattığı gerginlik, sendika temsilcilerinin işçilere saldırmasıyla son noktaya ulaştı. Renault işçileri, emeklerinin karşılığını ve çeşitli makamlarca kullanılmamayı talep ediyor. İşçiden ziyade işveren hakkını savunan sarı sendikalardan, işveren temsilcisi MESS’ten ve tüm dünyadaki ortak sömürü kaynağı olan patronlardan hesap sormak için direniyor. Çeşitli fabrikalardan destek için işçiler geliyor, sosyal medyadan destek üzerine destek yağıyor. Bu direniş, diğer iş kolları ve devrimci sendikal programların katılımıyla büyümeli ve kitleselleşmelidir. Renault fabrikasından yayılan bu ateş; fabrikaları, atolyeleri, plazaları, emeğin sömürüldüğü her noktayı kaplamalıdır. Enternasyonalizmin adı, işçi sınıfının ateşiyle tekrar yazılmalı, sömürülen sınıfların son kavgasına, dünya devrimine öncülük etmelidir. Direnen renault işçilerine ve tüm dünya emekçilerine bin selam!