“Perde kurduk, ışık yaktık, gösteririz gölge hayâl
Bu perde başka perde, sanılmaya martavâl!
Şeyh Küşteri hazretleridir Ustamız
Yoktur hile hurdamız!
Hepsi hayal dolu, hepsi yalan
Karagöz ile Hacivat idi gerçek olan!
Affetsin, mağfiret eylesin yüce yaradan
dedik, başladık söze…”
Çocukluğumuzdan biliriz Karagöz Hacivat oyununu hepimiz. Çin’den Mısır’a kadar uzanan tarihçesiyle dünyanın, en azından Asya’nın bütün halkları da bilirler Gölge Oyununu. “Karagöz” bizdeki adıdır.
Bir perde çekilir, arkasından yanan ışık, bize Karagöz oynatıcısının perdeye tuttuğu suretleri gösterir. “Hayalî” ya da “Hayalbaz” denen oynatıcı oynatır ve seslendirir suretleri:
“Haaaay Hakk!”
“Bıy bıy bıy bıy bıy!”
Ah! Aslında Karagöz oyunu, sosyal taşlamalara bolca yer veren, didaktik bir oyundur. Bunu yaşatanlar üstadlarımıza sürç-i lisan etmek istemeyiz. Biz de Karagöz folklörümüzü çok severiz. Hatta, Ezop’un anlattığı Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü filmini de. Fakat sadece sembolik açıdan bakacak olursak; günümüzdeki Türkiye, Ortadoğu ve Dünya siyasetine ne çok benziyor Karagöz oyunu! Diyalektik materyalizm metoduna, yani gerçek devrimci anlayışa göre bakarsak her olayı ve her olguyu yerli yerince ve olduğu gibi görebiliriz. O devrimci metod bizlere şunları söylüyor bugünün kirli siyaseti için:
Bugün Meclisteki dört partinin hepsi Amerikancıdır! AKP de, MHP de, CHP de, HDP de Amerikancı partilerdir. Onların hepsi göbekten Amerikan emperyalizmine bağlıdır. Hatta bölgemizdeki PKK, TAK, IŞİD, ÖSO, el-Nusra.. gibi yapılar da böyledir. Emperyalist efendileri ne talimat gönderirse ona göre davranırlar.
Bunun neresi benziyor “Karagöz” oyununa?
Karagöz oyununu perdenin önünden izleyen izleyici, eğer başarılı bir Hayalbaz’ın oyununu izliyorsa ve bu oyunun hakikatinden habersizse; perdede oynayan her bir figürü ayrı biri seslendiriyor zanneder. Oysa Hayalbaz öyle bir ustalıkla seslendirir ki figürleri; Karagöz’ü oynatırken ayrı, Hacivat’ı oynatırken ayrı, Tuzsuz Deli Bekir’i oynatırken, Bebe Ruhi’yi, Zenne’yi, Çelebi, Laz, Kürt, Acem, Arap, Kayserili, Tiryaki gibi figürleri yani “suret”leri oynatırken apayrı sesler çıkarır ve onlara uygun meşrep ve şivede konuşur. Görünürde Karagöz, Hacivat, Tuzsuz ya da Bebe Ruhi ayrı ayrı konuşur zanneder izleyici amma hepsini tek bir oynatıcı konuşturur!
Türkiye’nin kirli burjuva siyasetinde de bu böyledir.
En küçük örnekle ifade edecek olursak, TBMM TV’yi izlerken öyle kavgalar, tartışmalar görürüz ki sanki yer yerinden oynayacak! Fakat mebuslarımız salondan çıktıklarında hoş kahve sohbetlerine başlarlar! Hepsi kameraya oynuyorlardır aslında TBMM TV’de. Çünkü sonuç ne olursa olsun onların cebine “mangırlar” akmaktadır. Gariban emekçi halkımıza 100 küsur lira zam yaparlar asgari ücrete daha doğrusu “Sefalet” ücretine, lakin kendilerine gelince 1200 küsur zammı bastırıverirler! Keyifler kıyaktır! Ayrıca bu zat-ı muhteremler farklı partilerde olsalar bile iş dünyasında çoğu birbirinin iş ortağıdır. Ortak şirketleri vardır bunların. Ayrılık-gayrılıkları TV’lerde ve demeçlerdedir.
Geniş ölçekte incelersek; ABD ve AB emperyalizmi bunların her birine birer “rol” biçmiştir ve bu rolü oynamaları talimatını vermiştir. AKP dindarı, MHP Türk Milliyetçisini, CHP Atatürkçü’yü, sosyal demokratı, HDP de Kürt milliyetçisini “oynamaktadır”. CHP ve HDP’den bazıları da “solcu”yu oynamaktadır.
Oysa bunları “oynatan”; ABD ve AB emperyalizmidir! “Hayalbaz” odur! “Kafadan silahsızlandırılmış” yani analiz yeteneği ve bilinci elinden alınmış halkımız; maalesef Karagöz oyununa bakar gibi izlemektedir Meclisteki dört Amerikancı şarlatan grubunu. Hayalbaz nasıl Karagöz’ü ya da Hacivat’ı apayrı kişilermiş gibi oynatıp seslendiriyorsa; ABD-AB emperyalistleri de Meclisteki dört Amerikancı partiyi de öyle tek elden oynatmaktadırlar! Seslendirmektedirler!
Bunların dedikleri tek efendiye hizmet etmektedir. Malum Kişi “Ben Büyük Ortadoğu Projesi’nin eş başkanıyım!” derken; Öcalan, PKK liderleri, Selahattin Demirtaş “Amerika bize yardım eli uzatsın. Ortadoğu’da rol versin.” derken aslında belli etmektedirler kendilerinin Hayalbaz’ının kim olduğunu!
Hayalbaz, figürler perdeye yansıtırken çubuklar kullanır. Bu sayede perdeye yansıtır figürleri. İşte bu çubuklar da ajanlardır aslında. “İşbirlikçi” figürler ile ABD emparyalistleri arasında bağlantıyı sağlayanlardır. 1990’larda Malum Kişi ile görüşüp rol veren ABD büyükelçisi Abramowitz’tir. “Onu deliğe süpürmeyin, biraz daha kullanın” diyen AKP’li Cüneyt Zapsu’dur. Tescilli Amerikan ajanı, TR705 kod adlı CHP’li Sezgin Tanrıkulu gibi insan müsveddeleridir.
Perdede oynayan figürler ara sıra kavga edebilirler. Birbirlerine küfür bile ederler. Hacivat ve Karagöz’dür en çok didişen. Bu Hacivat yahu Karagöz bazen AKP’dir, bazen MHP, bazen HDP, bazen CHP… Bunlar sadece “gösteri”yi “renklendirmek” için kullanılan öğelerdir! Mesele Amerikan uşaklığı olunca bütün figürler tek elden çıkmadırlar. Birden “Yenikapı Ruhu” diye kardeşliklerini ilan ederler. Bazen birilerini “darbeci” ilan ederken mutabık olurlar. Bazen sahte “Barış Süreci”nde kanki olup şehirleri mühimmat deposu haline getirirler bir diğerinin izniyle. Kimi zaman “Ne hortumu! Kanalizasyon borularını bağladılar!” diye hönkürse de birden en azgın destekçiye dönüşürler… Sınırımızın dışında çatışırken IŞİD, YPG bölgelerine girmeden dokunmaz mesela “Hayalbaz” IŞİD’e. İkisine birden silah yollayıverir! 15 Temmuz Ganimet Paylaşım Savaşı da işte üstteki benzerleri gibi, Hayalbaz Efendi’nin figürleri kafa kafaya tokuşturmasına benzer!
Hayalbaz oynatır, söyletir suretleri; perdenin arkasını bilmeyenler anlamaz her bir sureti yalnızca tek bir kişinin oynattığını. Perdeye yansıyan gölgeler değişir, Karagöz olur, Hacivat olur fakat bunun bir önemi yoktur. Önemli olan Hayalbaz’ın kim olduğudur siyaset sahnesinde.
Karagöz oyunundaki perdeye “Hayal Perdesi” denir. Gerçek devrimciler olarak bu Hayal Perdesini izleyen ve maalesef her geçen gün sömürülen ve katledilen halkımızla birlikte bu Hayal Perdesini yırtıp atmalı ve arkasındaki gerçek oynatıcı olan aşağılık düşman ABD emperyalizmi göstermeliyiz. Suretleri yırtıp atmalıyız. Hayalbaz’ı kovalamalı ve nihayetinde yıkmalıyız. Bugün Hayalbaz’ın oynattığı oyunun adı “Büyük Ortadoğu Projesi”dir! Bizim Sevrci Soytarı Sahte Solumuz da bu oyunun Bebe Ruhi’sidir. Yıkalım perdeyi, eyleyelim virân! Bunu da ancak “Katil ABD Ortadoğudan Defol!” diyebilen cesur devrimciler, gerçek İkinci Kurtuluş Savaşçıları, İkinci Kuvayimilliyeciler içlerindeki devrimci kıvılcımları sayesinde yapabilirler!
Muğla Direniyor’dan Ali