1980 yılında bir başka baş gösteren ekonomik bunalım ve işsizlik sorunları Almanya`da yabancı düşmanlığını arttırmıştır. 1989`da Berlin duvarının yıkılması sonucu Neo-Nazi hareketi güç kazanmış ve yüksek bir ivme edinmiştir. Neo-Nazi güçleri rutinleşen sokak yürüyüşleri düzenlemeye başlamışlar ve yürüyüşler de elde silah, sopa, muşta gibi silahlarla ve Nazi selamlarıyla ayaklarını yerlere sert vurarak dillerinde “Almanya Almanlarındır, yabancılar dışarı!” gibi nefret söylemleriyle yürümektedirler.
Türk halkına karşı sürdürülen Neo-Nazi Irkçı yürüyüşlerinden bir görüntü:
Almanya Kriminal Dairesinin açıkladığı verilere göre Almanya`da 1983 – 1993 yılları arasında, 40`ı ölümle sonuçlanan, 13. 577 ırkçı saldırılar düzenlenmiştir. Saldırıların büyük çoğunluğunda Türk işçi sınıfı hedef olmuştur.
Aşağı da gördüğünüz fotoğrafta ki kişi bir Neo-Nazidir. Bulunduğu yer Neo-Nazi eğitim kampı ve talim alanıdır. Talim sonrası yapılan röportaj da Neo-Nazi şu sözleri sarf etmektedir; “Yabancılara büyük zararlar vermeye hazırım. Ama kimseyi öldürmek istemem. Onlara kalıcı bir zarar vermek isterim ki burada istenmediklerini bilsinler.” demektedir.
Sözleri sarf eden Neo-Nazi`nin fotoğrafları:
Yukarı da sizlere Neo-Nazilerin eğitim kampı ve talim alanlarından bahsetmiştik, o kamp ve talim alanların da ateşli silah kullanma ve yaralayıcı silah kullanma eğitimleri alıyor ve talimlerini yapıyorlar. Sizlerle o, kamptan görüntüler de paylaşıyoruz.
Yukarı da gördüğünüz talim alanında “evlere bombalı saldırı” ve “Kundaklama” talimi yapan bir Neo-Nazi`nin görüntüsüdür.
Bu talimler 1992 yıllarında yapılmaktadır. Aynı yıl içerisinde bu talimler sonrasında Almanya’nın kuzeyinde Schleswig-Holstein eyaletinde, Herzogtum Lauenburg iline bağlı Mölln kentinde Neo-Naziler tarafından Türk ailesine karşı düzenlenen Mölln Katliamı yaşanmıştır. Katliam da evlere kundaklama ve saldırılar düzenlenmiş ve bu saldırı sonucunda Aslan ailesinin evi kundaklanmış ve Yangında Aslan ailesinin 3 ferdi; Bahide (51), Yeliz (10) ve Ayşe (14) öldürülmüştür. Ayten Aslan, oğlu Emrah’ı battaniyelere sararak evin 7 metre yüksekliğindeki penceresinden atlayarak kurtulmuştur. Çok sayıda kırıkla ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Ayten Aslan, yaklaşık 2 yıllık tedavi döneminden sonra normal yaşantısına dönebilmiştir. Olay nedeniyle sakat kalan Aslan iş bulamamış ve hayatı boyunca sakat kalmıştır. Tıpkı eğitim kampında röportaj yapan Neo-Nazi`nin söylediği gibi sakat bırakılmıştır. Bu katliamı gerçekleştiren iki Neo-Nazi eylemcisidir. İsimleri şu şekilde; Michael P. (olay esnasında 25 yaşında) ile Lars C. (19).
Kundaklamanın yaşandığı evlerin görüntüsü:
Bir başka Türk ailesine de Almanya`nın kuzeybatı kesiminde, Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde (Land) yer alan Solıngen kentinde katliam yapılmıştır. Katliam 1993`te gerçekleştirilmiş ve Dünya Solıngen Kentinin adını bu katliam ile duymuştur. Katliamda Hülya Genç (9), Gülüstan Öztürk (12) ve Hatice Genç (18) olay yerinde, Gürsün İnce (27) ile Saime Genç (4) ise kaldırıldıkları hastanede yaşamını yitirdi. Mevlüde Genç, olay sırasında 2 kızını, 1 yeğenini ve 2 torununu kaybetti. Oğlu Bekir’in vücudunun yüzde 36’sı yandı.
Genç ailesinin evini kundaklayan ve çeşitli hapis cezalarına çarptırılan dört aşırı sağcıdan Christian B. ve Felix K. adlı sanıklar, “iyi halden” serbest bırakılmıştır. Aşırı sağcılar, Bekir Genç’e 250 bin mark acı parası ödemeye mahkûm edilmişlerdir. Ancak iki aşırı sağcının hala hapiste bulunmaları, Christian B’nin parasının olmaması, Felix K’nın da nerede olduğunun bilinmemesinden dolayı karar uygulanamamış ve üstü kapatılmıştır. Araştırmalarımız sonucunda daha fazla tatmin edici bilgi de bulunamadı tarafımızdan.
Solıngen Katliamında katledilen Genç ailesinin olaydan sonra evinin önü:
Yukarı da gördüğünüz görüntüler Mölln Katliamından ve Solingen Katliamından görüntülerdir. Aslan ailesinin ve Genç ailesinin yaşadığı evin görüntüleridir. İnsan yakmak, insan canına kıymak bu ruh hastası Naziler için hiç bir kötülük teşkil etmemekte olduğu gibi zevk alınacak rutin bir olaymış gibi gerçekleştirilmektedir. Tıpkı Yahudi halkının yakıldığı gibi…
Sizlere Türk işçi sınıfının maruz kaldığı ırkçı saldırıları görüntülerle anlatmaya çalıştım. Elbette bu gerçekleşen saldırıların sadece bir iki tanesidir. Bunun gibi Bujruva ve Şoven medyada yer almayan binlerce saldırı mevcuttur.
Sizlere katledilen Türk halkının cenazelerinden yürek sızlatan, bağrımıza saplanan kahredici görüntüleri istemeyerek olsa da göstermek gerektiği düşüncesiyle sizlerle paylaşıyorum.
Cenaze de göz yaşlarını tutamayan ve tüm insani duygularıyla davranan Alman kökenli bir kadın:
Cenazeden görüntüler ve Alman Anti-Faşist oluşumların ve Alman Sosyalistlerinin defin alanına bıraktığı dövizler:
Türk halkına karşı gerçekleştirilen ve ölümle sonuçlanan şiddet-nefret eylemlerini sizlerle paylaştım ve bu yaşanan acı katliamların yansıması olan ve Almanya’da ki Türk işçi sınıfımızın bağrından doğan 36 Boys Türk çetesine dair araştırmalarımızı gelecek yazıda sizlerle paylaşacağız.
Devam Edecek…
Hazırlayan: Adana Direniyor’da Fatih